Önceliklendirme Yöntemi MOSCOW Tekniği

İçindekiler

Bugün sizlerle MOSCOW tekniği hakkında konuşacağız.

Projelerin ömrünün uzayıp kısaldığı; işverenin, müşterinin projenize sürekli yeni bir şeyler ekleyip iş yükünüzü arttırdığı bu devirde eğer bir planlamanız olmazsa işlerinizin içinde kaybolup gittiğiniz zamanlar olmuştur.

Tam da bu noktada devreye giren kişi olan iş analistinin en önemli amaçlarından biri son kullanıcı için en anlamlı en değerli olan yalın ürünü (minimum viable product) geliştirmektir. Müşteri her gün yeni bir fikirle gelip bunu da ekleyin ya da işvereniniz bu özelliğin olması da isteniyor şeklinde geldiğinde sizin bu yükler altından kalkabilmeniz lazım. Bunun içinde işlerimiz için hangi işlerin daha öncelikli olduğuna karar verip ona göre hareket etmek en doğru yöntem. Yoğun iş yükünün altında kaybolmayıp en öncelikli işlerden başlanıp belli bir sırayla gidilmesi en doğru tercih olur.

Önceliklendirme yaparken;

Her iş analistinin bilmesi gereken, Oracle danışmanı olan Dai Clegg tarafından MOSCOW tekniğini geliştirmiş ve tüm haklarını DSDM’ ye (Dynamic Systems Development Method) bağışlamıştır.

Peki nedir bu MOSCOW tekniği? İçindeki “o” harfi tamamen kolay okunması için konulmuş olan teknik baş harfleriyle başlayan 4 farklı kategoriden oluşur. Projeniz için; hangi özellikler olmazsa olmaz, hangi özellikler kritik olmayan ama önemli olan, hangi özellikler memnuniyet verici ve hangi özelliklerin olmasa da olur şeklinde bu 4 farklı kategoriyi oluşturur.

Must Have;

Proje kapsamında olmazsa olmaz dediğimiz kategoriyi must have kategorisi oluşturur. Bu da bir diğer soru olan must have’leri nasıl seçeceğimiz sorusuna yönlendirir bizi.

Bir iş analisti olarak soracağınız sorular şu şekilde olmalıdır:

Bu özellikler olmadan ürün teslim edilebilir mi? Bu gereklilik karşılanmazsa ne olur?

Ve bu tarz soruları sorduğunuzda aldığınız cevap projeyi iptal edin bu gereksinim olmazsa projenin anlamı yoktur oluyor ise ilk yapılması gereken gereksinimler bunlardır ve bu kategoride bulunur. Projenin en önemli ihtiyaçları, özellikleri bu işlerdir. İlk sırada yapılması gerekenler.

Should Have;

Kritik olmayan ama önemli olan gereksinimlerimizi oluşturan kategorimizde bu kategoride bulunur. Bu özellikler olmazsa eksiklikler olabilir fakat yine de ürün teslim edilebilir, olmadığı taktirde yerine geçici çözüm bulunabilir. İş değeri ve etkilenen kişi sayısı bakımından etkilerine göre bu kategoriye konulabilir.

Could Have;

Bu kategori ise isteğe bağlı veya arzu edilen gereksinimler olarak düşünülebilir. Müşteri memnuniyetini arttıran, kaynağımız ve zamanımız varsa yapılabilecek özelliklerdir. Projeyi başarısız yapacak özellikler değil, artı değer verecek özelliklerdir.

Won’t Have;

Son olarak yapılmaması gerekenler kategorimiz. İş analistinin bu kategoriyi iyi bir şekilde belirlemesi zamanınızı ve bütçenizi boşa harcamaktan kaçınmaya yardımcı olur. Projeye dahil edilmezler. Fakat gelecek için belki kullanılabilir gözüyle bakılabilir.

Kolayca MOSCOW listenizi oluşturmak isterseniz sizde resme tıklayarak ilgili uygulamaya gidebilirsiniz.

Tabi bu kadar anlattıktan sonra bu tekniği sadece iş analistinin veya bir projede görevli olan bir kişinin uygulayacağı bir “Proje Yönetimi” olmayacağını söylemek en doğrusu. Daha önceki yazılarımızda da bahsettiğimiz gibi proje yönetimi günlük hayatımızın her alanında da uygulayabileceğimiz bir süreç. MOSCOW tekniği de aynı şekilde başa çıkmadığınız bütün işleriniz için aslında kolayca başa çıkma yöntemi de diyebiliriz.

Projelerimizde risklerimizi, zamanımızı, kısıtlı kaynaklarımızı kolayca yönetebilmek için;

İhtiyaçlarınızı belirleyin.
Beyin fırtınası ve/veya başka tekniklerle beraber ihtiyaçlarınızı 4 kategoriye göre sınıflandırın.
Kategorilerinize göre işlerinizi yönetmeye başlayın.